Son Eklenen Haberler

Post Top Ad

Your Ad Spot

5 Haziran 2015 Cuma

OSMANLI BURSA DARPHANESİ

Takastan Ticarete Geçişin Mutlak Sembolu:PARA
Tarih öncesi yıllardan bu yana süre gelen Para basımı:bir istiklal sembolu egemenlik işareti ve devletin en önemli haklarından sayılmaktadır. Para yapımı için kullanılacak madenin aynı ayarda eşit ağırlık ve boydaki paralara (sikke) bölünmesi:bu sikkeler üzerine ekonomik değerleri ile bunları çıkaran devletin işaretlerinin basılması darphanede yapılan balıca işlemlerdir darphane ise bir ülke adına ekonomik düzeni sağlama iktidar değişimini vurgulama ve önemli olay yada kişileri anma amaçlı olarak para basan yerlerdir.antik yunan da her çeşit kendi arasını basıyordu en eski darphane örnekleri antik yunan döneminde Anadolu toprakları üzerinde kurulmuştur.bunların en önemlilerinden biri MÖ.5.Yüzyıla ait olduğu sanılan Minos uygarlığı na ait darphanede üretilen bir gümüş paradır.bu sikke üzerinde Girit Tanrıca sı Britomartis tasvir edilmiştir.


ORHAN GAZİ (1324-1360)
1281. de doğan Orhan Gazi. babası Osman Gazi nin vefatı üzerine beyliğin başına geçerek 1326. da Bursa fethini tamamladı.1335 de başkent yaptığı Bursa da ilk Osmanlı parası olan akçe yi bastırdı bir kısmında darp yeri yazılmış olan bu akçe ler ortalama 1,15gr ağırlığa ve %90 oranında gümüş saflığına sahipti bu ağırlık ve saflık yaklaşık 120. yıl boyunca darp edilen tüm akçe lerde korundu ayrıca daha sonra yaşanan ekonomik değer kayıplarına rağmen II.Mahmud (1808-1839) dönemine kadar akçe ler temel para birimi kabul edildi.

















I.AHMED (1603-1617)
Sultan I. Ahmed 1590.da doğdu babası Sultan III. Mehmed in vefatı üzerine 1603. yılında Bursa daki Eyüp Sultan da kılıç kuşanarak tahta cıktı Kanuni Sultan Süleyman dan sonra devlet işleriyle yoğun şekilde uğtaşan ilk padişahtı yakalandığı tifüs ten kurtulamıyarak 1617.de vefat etti.

















II.OSMAN (GENÇ) (1618-1622)
Sultan Genç Osman .1604.yılında dünyaya geldi 14 yaşında amcası Sultan I.Mustafa nın tahtan indirilmesi üzerine Padişah oldu. ancak eşine az rastlanır bir şekilde tahtan indirilerek Yedikule Zindanlarında boğularak Şehit edildi.










OSMANLI'DA DARPHANE
Osmanlı Devleti'nde ilk para basımı ise, 1313 yılında yapılmış ve bunlara Akçe-i Osmani adı verilmiştir. Bundan sonra her padişah hükümdarlığa geçişi ile birlikte yeniden para basımı yaptırmıştır. Bu sebeple kuruluşundan itibaren her zaman en önemli kurumlardan biri sayılan darphanelerde; darp şekli olarak 1841'e kadar çekiçli dövme usulü, 1842-1853 yılları arasında sarkaç usulü ve 1853-1911 yılları arasında pres usulü benimsenmiştir. 1911'den itibaren ise bu presler makine presine dönüştürülerek insan gücüne olan ihtiyaç azaltılmıştır

15. yüzyıl sonlarına kadar basım yerleri belirtilmeksizin darp edilen akçelere, sonraki yıllarda ticaret ve kent merkezlerinin ya da değerli madenlerin yakınlarına kurdurulan darphanelerin isimleri işlenmiştir. Böylece Osmanlıların topraklarıyla birlikte akçenin tedavül alanı da genişlemiştir. Aynı dönemde dünyanın ilk büyük darphanesi de Fatih Sultan Mehmet tarafından İstanbul Simkeşhane'de kurulmuştur.

BURSA DARPHANESİ
Orhan Gazi'nin 1326 yılında Bursa'yı fethedip başkent ilan etmesinin ardından Hisar bölgesinde kurulan darphanede kestirilen sikkeler, Akça-i Osmani (Osmanlı akçesi) adıyla Osmanlı'ya ait ilk para olarak piyasaya sürüldü.

Gerek başkent olması, gerekse de ilk darphanenin burada bulunması sebebiyle Bursa; ,lk dönemlerde Osmanlı ekonomisine yön veren en önemli şehir olarak kabul edilmekteydi. Ancak başkentin İstanbul'a taşınması ve 1492'de II. Bayezit tarafından Bursa'da ''fülüs kat'i'' (para basımının) yasaklanmasının ardından şehir ekonomik anlamda büyük bir daralma yaşadı. Kısa bir süre sonra Bursa çevresinde yapılan araştırmalar sonucu birçok bölgede darphaneyi besleyecek bakır, gümüş ve altın madenleri bulundu. Çıkarılan bu cevherlerin darphaneye taşınarak değerlendirilmeye başlanması ile birlikte Bursa; tekrar ekonomik ve siyasi anlamda yükselişe geçti.

Örneğin; 1572'de İnegöl'de bir gümüş madeninin çıktığı ve senelerce Bursa darphanesini idare ettiği ya da 1746'da Bursa Keşiş Dağı, Atranos ile Gazi Hüdavendigar taraflarından darphaneye altın ve gümüş getirildiği çeşitli tarihi belgelerde yer almaktaydı.

ABDÜLAZİZ (1861-1876)
Sultan Abdülaziz. 1830 yılında doğdu.Ağabeyi Sultan Abdülmecid in vefatı üzerine 31.yaşında tahta çıktı en üstün özelliklerinden biri olan resim kabiliyetinden dolayı Osmanlı donanmasına ısmarlayacağı gemilerin planını bizzat kendi seçti.






AKÇELERİN DARP EDİLMESİ
Bursa Darphanesi'nde sikkelerin darp edilmesi, kurulduğu yıllardan 17.yüzyıl ortalarına kadar oldukça basit bir teknoloji ile üretilmekteydi. Bu yöntem; ısıtılan ve gerekli saflık derecesi ayarlanan gümüş cevherinin önceden hazırlanmış iki parçalı kalıbın arasına konularak üst kalıba çekiçle vurulması prensibine dayanmaktaydı. Bu şekilde kalıbın her iki parçasında da yer alan tüm unsurlar, darp edilen akçeye aktarılmaktaydı. Ancak ilk bakışta gayet ilkel gözüken bu yöntem; kalıpların hazırlanmasından ayarların tutturulmasına, uygun sıcaklığın korunmasından çekicin hangi hızla vurulması gerektiğine karar verilmesine kadar her biri oldukça ustalık gerektiren birçok süreçten ve maharet gerektiren uzun işlemlerden oluşmaktaydı.

I.SÜLEYMAN (KANUNİ) (1520-1566)

1495. te doğan Sultan Süleyman.1509.yılında Sarki Karahisar ordan Bolu.kısa bir süre sonra da Kefe sancağına tayin edildi.1520 de tahta geçerek vefat ettiği 1566. yılına kadar bu görevini sürdüren Kanuni Süleyman Türk hakimiyetini doruk noktasına çıkardı.














IV.MURAD (1623-1640)
1612.de doğan Sultan.IV.Murad Osmanlı Sultanlarının kudretli lerinden biri olarak tarihe geçti dönemin önemli olaylarından biri Hazerfen Ahmed Çelebi nin Galata dan Üsküdar a uçmasıydı 17.yıllık hükümdarlıktan sonra içkiye aşırı bağımlılığından 28. yaşında vefat etti.












Darphanede para darp edilmesi defterdarlara bağlı olarak seçimle hizmete getirilen Darphane Emini ve yardımcısı Kethuda tarafından yürütülmekteydi. Bu görevlilerin dışında orta ölçekli bir darphanede; Sikkezanbaşı (baskı amiri), Serçesme (ağırlık ve ayar kontrol memuru), Çeşnici, katip ve simsar (ocaklardan gelen madeni teslim alan kişi) gibi yaklaşık 60 kadar çalışan bulunurdu.





























Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.

Post Top Ad

Your Ad Spot